Galatasaray, taraftarıyla, futbolcusuyla, teknik direktörü ve yöneticileriyle her türlü saygıyı hak ediyor. Bodo Glimt maçındaki görüntü, oynanan futbol, ortaya konan müca- dele, Okan Buruk’un sistemi… Çok az maçta Türk takımlarında böyle performans görüyoruz.
Bu hafta Şampiyonlar Ligi’nin en başarılı futbolcusu 8.6 puanla Osimhen seçildi. İkinci de 8.4 puanla Harry Kane oldu. Bu gurur değil mi? Avrupa’da sarı-kırmızılıların performansı ve taraf- tarın desteği manşetlere çıktı. Kazandırılan ülke puanından bahsetmiyorum bile. Bundan daha büyük bir gurur var mı? Maalesef biz iç çekişmeler yüzünden bunun tadını bir türlü çıkaramıyoruz.
UEFA, Michael Oliver’ı maça hakem olarak atadı. Karşılaşmanın içinde hakemi hiç gördü- nüz mü? Adam iki takıma da futbol oynatıyor, akan oyunu kesmiyor. Dönüyorum Türkiye’ye… Biz daha hala Atilla Karaoğlan ile, Ali Şansalan ile takımlarımızın iyi futbol oynayacağını zan- nediyoruz. Bizim hakemlerimizin yüz mimiğine, futbolcularla diyaloğuna bakın. Hele Atilla Karaoğlan, ‘hadi bir hata yapın da kartı göstereyim’ tavırlarıyla maç yönetiyor.
Ali Şansalan’ı ise ciddiye bile almıyorum, hakemlik yapmaması gerekir. VAR hakemlerinden hiç bahsetmiyorum…
Yıldırım Demirören TFF başkanıyken bu VAR sistemini Avrupa ile aynı anda Türkiye’ye getiren kişiydi. Peki bu sistem geldi de ne oldu? VAR’ın başındaki hakem pozisyonu gördüğü halde doğru karar vermezse, adaletli ve vicdanlı dav- ranmazsa VAR’ın hiçbir katkısı olmaz, olmuyor da zaten. Sadece yanlış kararlardan dolayı tartışmalar oluyor. Bunun için Süper Lig’de hiçbir takım harika futbol oynayamaz. Buna Galatasaray da dahil. Evet Cim-Bom Avrupa’da çok iyi oynuyor ama ülke içerisinde 8 maçta 7 galibiyet almasına rağmen aynı futbolu oynayamıyor, oynayamaz da!
TFF, Bodo maçından sonra bildiri yayınlı- yor. Galatasaray, Norveç temsilcisini 3-1 yendi diyor. Belli ki bu bildiriyi yazan arkadaş, sanki bu galibiyetten rahatsız olmuş. Halbuki ‘Ülkemize puan kazandıran, Devler Ligi’nde Liverpool’dan sonra Bodo’yu da yenerek ülkeyi onurlandıran Galatasaray’ı tebrik ederiz’ demesi gerekmez mi?
Gücüme giden bir başka konu ise; böyle büyük bir Devler Ligi maçı oynanırken, fut- bolumuzu idare edenlerin bu maça gelip temsilcimize destek vermesi gerekir mi, gerekmez mi, ben sizlere soruyorum. Maalesef ben şimdiye kadar hiçbirini görmedim.
Diğer bir konu da Barış Alper Yılmaz… Takım 3-0 galipken oyundan çıkıyor ve ıslıklanıyor. Bunun doğru bir hareket olmadığını düşünüyo- rum. Statta bir şölen yaşanırken, ortalığı germenin hiç gereği yoktu. Ama Barış’ın unutmaması gereken şey, taraftarla kontağı kopmuş vaziyette. Evet koşuyor, mücadele ediyor ama ruh gibi. Yaptığı mücadele de arkadaşlarının gerisinde.
Halbuki sezona başlarken takımın en formda ismiydi. Goller attı, taraftarın olmazsa olmazıydı. Bir Arabistan sevdası, çok para kazanma hırsı, Barış’ı nerelere taşıdı, daha doğrusu ıslıklanacak noktaya getirdi. Dilerim bir an önce toparlanır. Oynadığı futbolla taraftarın gönlünü alır. Bunu yapamazsa her kötü oynadığı maçta taraftarın ilk hesap soracağı kişi olmaya devam eder.
Kaynak : http://www.milliyet.com.tr/skorer/osman-senher/aslan-saygi-ve-alkisi-hak-ediyor-7470079



